the position of someone or something relative to another; position; situation

listen to the pronunciation of the position of someone or something relative to another; position; situation
English - Turkish

Definition of the position of someone or something relative to another; position; situation in English Turkish dictionary

posture
{i} tutum, tavır
posture
dik durmak
posture
(Tıp) vücudun pozisyonu
posture
kasım kasım kasılmak
posture
duruş

Uygun duruş iyi sağlığı korumak için gereklidir. - Proper posture is necessary to maintain good health.

Ayılar uyuduğunda ya da uzandığında onların duruşları ısıdan kurtulmak ya da onu korumak isteyip istemediklerine bağlıdır. - When bears sleep or lie down, their postures depend on whether they want to get rid of heat or conserve it.

posture
postür
posture
(isim) poz, duruş, durum, tavır, hal, vaziyet
posture
{i} tavır
posture
(fiil) poz vermek, yapmacık tavır takınmak, taslamak
posture
{i} vaziyet
posture
{i} durum
posture
poz ver
posture
suni vaziyet vermek veya almak
posture
{f} yapmacık tavır takınmak
posture
tutum/duruş
posture
zihni vaziyet
posture
{f} poz vermek
posture
{i} durum, hal
posture
tefekkür hali
English - English
posture

The Moon beheld in any posture, in respect of the Sun and us, sheweth us its superficies ... always equally clear.

the position of someone or something relative to another; position; situation

    Hyphenation

    the po·si·tion of some·one or some·thing rel·a·tive to another; position; si·tu·a·tion

    Pronunciation

Favorites