the mist formed by condensed vapor; visible vapor; so called in popular usage

listen to the pronunciation of the mist formed by condensed vapor; visible vapor; so called in popular usage
English - Turkish

Definition of the mist formed by condensed vapor; visible vapor; so called in popular usage in English Turkish dictionary

steam
buğu

Tom Mary'yi ona gönderilen bir zarfı açmak için buğulama yapmaya çalışırken yakaladı. - Tom caught Mary trying to steam open an envelope addressed to him.

Buhar benim gözlüğümü buğulandırdı. - The steam has fogged my glasses.

steam
buhar

Atlar yol-silindirlerini çekerdi fakat buhar motorunun icadıyla buhar silindirleri geldi. - Horses used to pull road-rollers, but the steamroller arrived with the invention of the steam engine.

Ütü ısınırken Mary buhar yapmak için hazneye damıtılmış su döktü. - As the iron was heating up, Mary poured distilled water into the reservoir to make steam.

steam
(Gıda) çayı demlemek
steam
(Kimya) subuharı

Bir bulut, yoğunlaşmış subuharıdır. - A cloud is condensed steam.

steam
coşturmak
steam
enerji
steam
buğuda/buharda pişirmek
steam
hiddet
steam
{f} (bir şeyden) buhar çıkmak; (bir şeyden) buhar halinde çıkmak: The soup was steaming. Çorbadan buhar çıkıyordu. Our
steam
{i} buhar: Steam was coming out of the kettle. Çaydanlıktan buhar çıkıyordu
steam
{i} güç
steam
t steam boiler buhar kazanı
steam
steam heat buharlı kalorifer sistemi
steam
{f} buğulamak
steam
{f} buharla çalışmak
steam
steam engine buhar makinası
steam
steam hammer buharlı varyos
steam
(Tekstil) buhar, istim
steam
steam shovel istimli ekskavatör
steam
lokomotif

Biz şafak vakti buharlı lokomotif düdüğü ile uyandırıldık. - We were wakened by the whistle of the steam locomotive at dawn.

English - English
steam
the mist formed by condensed vapor; visible vapor; so called in popular usage

    Hyphenation

    the mist formed by con·densed vapor; vis·i·ble vapor; so called in po·pu·lar us·age

    Pronunciation

Favorites