the known (thing)

listen to the pronunciation of the known (thing)
English - Turkish

Definition of the known (thing) in English Turkish dictionary

this
bu
this
{s} (çoğ. these) bu
this
böylesine

Doktor böylesine acil bir durumla nasıl başa çıkacağını biliyordu. - The doctor knew how to cope with an emergency like this.

Böylesine loş bir odada çalışmak imkansızdır. - It's impossible to work in a room this dim.

this
bu kadar

O, daha önce hiç bu kadar korkmamıştı. - She'd never been this frightened before.

Hiç bu kadar erken kalkmadım. - I've never woken up this early.

this
böyle

İşte ben İngilizce'yi böyle öğrendim. - This is how I learned English.

Böyle kirleticiler çoğunlukla otomobil motorlarındaki yakıt tüketiminden kaynaklanmaktadır. - Pollutants like this derive mainly from the combustion of fuel in car engines.

English - English
this