Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Tom kelliğini gizlemek için şapkasını çıkarmadı.
- Tom kept his hat on to hide his baldness.
Duygularını gizlemek zorunda değilsin.
- You don't have to hide your feelings.
Tom saklanmak için iyi bir yer bulamadı.
- Tom couldn't find a good place to hide.
Bir kayanın altında saklanmak istiyorum.
- I want to hide under a rock.
Tom hislerini Mary'den saklamak zorunda değildir.
- Tom doesn't have to hide his feelings from Mary.
Saklamak zorunda değilsin.
- You don't have to hide.
Benim postumu kurtardığın için teşekkürler.
- Thanks for saving my hide.
Bavulu açamayasın diye anahtarı gizleyeceğim.
- I shall hide the key so that you cannot open the suitcase.
Duygularımı gizleyemiyorum.
- I can't hide my feelings.
Tom gizlenmek zorunda değildi.
- Tom didn't have to hide.
Tom'un gizlenmek için hiçbir nedeni yok.
- Tom has no reason to hide.