the highest power of a term or variable

listen to the pronunciation of the highest power of a term or variable
English - Turkish

Definition of the highest power of a term or variable in English Turkish dictionary

degree
{i} derece

O bir doktora derecesi aldı. - She received a doctor's degree.

Termometre 15 derecede durdu. - The thermometer stood at 15 degrees.

degree
{i} rütbe

Onun büyük babası yüksek rütbeli bir askerdi. - His grandfather was a soldier of high degree.

degree
{i} aşama
degree
{i} diploma

Diplomanı nerede aldın? - Where did you get your degree?

Bir üniversite diplomasına sahip olsa da, Tom hademe olarak çalışır. - Even though he has a college degree, Tom works as a janitor.

degree
{i} ünvan
degree
{i} lisans

O matematik alanında yüksek lisans derecesine sahiptir. - He has a master's degree in mathematics.

Tom yüksek lisansını üç yıl önce aldı. - Tom got his master's degree three years ago.

degree
sıcaklıkölçer
degree
düzey
degree
kademe
degree
öğrenim derecesi
degree
derece derece
degree
by degrees yavaş yavaş
degree
(isim) derece, lisans, diploma, ünvan, rütbe, karşılaştırmalı üstünlük derecesi [dilb.]; aşama, evre; sıralı notalar
degree
{i} evre
degree
{i} fiz., (Geometri) derece
degree
üstünlük dere
degree
degree of latitudeparalel derecesi degree of longitude meridyen derecesi
degree
comparative degree mukayese derecesi
degree
{i} karşılaştırmalı üstünlük derecesi [dilb.]
degree
{i} derece, basamak, aşama, rütbe, mertebe
English - English
degree
the highest power of a term or variable

    Hyphenation

    the highest po·wer of a term or va·ri·a·ble

    Turkish pronunciation

    dhi hayıst pauır ıv ı tırm ır veriıbıl

    Pronunciation

    /ᴛʜē ˈhīəst ˈpouər əv ə ˈtərm ər ˈverēəbəl/ /ðiː ˈhaɪəst ˈpaʊɜr əv ə ˈtɜrm ɜr ˈvɛriːəbəl/
Favorites