Üniversite kampüsünün merkezinde kurucusunun heykeli duruyor.
- In the center of the university campus stands the statue of the founder.
Dün kampüste onunla buluştu.
- I met her on campus yesterday.
Ne güzel bir yerleşke!
- What a beautiful campus!
Kampus polisini aradı.
- She called the campus police.