English - Turkish
Definition of the facility where wild animals are housed for exhibition in English Turkish dictionary
- zoo
- (isim) hayvanat bahçesi
- zoo
- {i} hayvanat bahçesi
Bill, küçük erkek kardeşini hayvanat bahçesine götürdü.
-Bill took his little brother to the zoo.
Şu otobüs sizi hayvanat bahçesine götürecektir.
-That bus will take you to the zoo.
- zoo
- hayvanat bahçe
Bill, küçük erkek kardeşini hayvanat bahçesine götürdü.
-Bill took his little brother to the zoo.
Ülkende bir hayvanat bahçesi ziyaret ettin mi?
-Have you visited a zoo in your country?
- menagerie
- vahşi hayvan kolleksiyonu
- menagerie
- (sirk/vb.'de) halka gösterilen yabani hayvanlar
- menagerie
- {i} hayvanat bahçesi
- menagerie
- {i} (canlı) hayvan koleksiyonu
- menagerie
- (isim) hayvanat bahçesi
- menagerie
- hayvanat bahçe
- menagerie
- {i} yabanıl hayvanların sergilendiği yer
- menagerie
- yabanıl hayvanlar koleksiyonu
- zoo
- hayvanlarla ilgili
- zoo
- {i} k.dili. çok farklı mizaçtaki insanların bulunduğu yer; birtakım tuhaf insanların bulunduğu yer
Related Terms
the facility where wild animals are housed for exhibition
Hyphenation
the fa·ci·li·ty where wild animals are housed for ex·hi·bi·tionTurkish pronunciation
dhi fısîlîti hwer wayld änımılz ır hauzd fôr eksıbîşınPronunciation
/ᴛʜē fəˈsələtē ˈhwer ˈwīld ˈanəməlz ər ˈhouzd ˈfôr ˌeksəˈbəsʜən/ /ðiː fəˈsɪlɪtiː ˈhwɛr ˈwaɪld ˈænəməlz ɜr ˈhaʊzd ˈfɔːr ˌɛksəˈbɪʃən/
Resimler
Favorites