the eve, or day before, a feast

listen to the pronunciation of the eve, or day before, a feast
English - Turkish

Definition of the eve, or day before, a feast in English Turkish dictionary

vigil
{i} gece nöbet tutma
vigil
nöbet tutma

Sürekli nöbet tutmalıyız. - We must maintain a constant vigil.

vigil
(Tıp) vijil
vigil
{i} uyanık kalma
vigil
(nöbet/vb.için) geceleyin uyumama
vigil
uyanık olma

Sen uyanık olmak zorundasın. - You have to be vigilant.

Uyanık olmak zorundayız. - We have to be vigilant.

vigil
{i} arife
vigil
{i} gece ibadeti
vigil
akşam ve gece ibadetleri
vigil
{i} gece nöbeti
vigil
arife/uyanıklık
vigil
{i} çoğ. arife gecesi yerine getirilen ibadetler
vigil
{i} gece uyumama
English - English
vigil