the end of a rectangular table opposite the head

listen to the pronunciation of the end of a rectangular table opposite the head
English - Turkish

Definition of the end of a rectangular table opposite the head in English Turkish dictionary

foot
ayak

Polisler Tom'un yatak odası penceresinin dışında herhangi bir ayak izi bulamadılar. - The police couldn't find any footprints outside Tom's bedroom window.

Polo gibi at sırtında oynanılan bir oyunun aksine futbol aslında ayakla oynanılan bir top oyunu demekti. - Football originally meant a game played with a ball on foot - unlike a game played on horseback, such as polo.

foot
giy/öde
foot
{i} (dağ/tepe için) dip
foot
(Askeri) altabaso yakası
foot
alt

Onlar masa altından ayakla birbirlerini taciz ediyorlardı. - They were playing footsie under the table.

Dipnotlar sayfanın alt kısmındadır. - The footnotes are at the bottom of the page.

foot
30 cm.lik uzunluk ölçüsü
foot
gitmek

Yaya olarak gitmek istemiyor musunuz? - Don't you want to go on foot?

İstasyona yürüyerek gitmek bir saat sürer. - It takes an hour to get to the station on foot.

foot
(Tıp) (feet). (11). Ayak, pes
foot
(fiil) ödemek, hesaplamak, çıkarmak, ayak kısmını örmek
foot
foot it yaya gitmek
foot
{f} hesaplamak
foot
{i} uyak
foot
{i} piyade birliği
foot
bir uzunluk birimi (a.b.d.'de 1866'dan beri kullanılan bir uzunluk birimi olup yard'ın 1/3'üne ve metrenin tam olarak 1200/3937 (0.3048)'ine eşittir)
foot
{i} etek (dağ)
foot
{ç} feet (fit)
foot
up ile yekununu çıkarmak
foot
yaya yürümek
English - English
foot

The host should sit at the foot of the table.

the end of a rectangular table opposite the head

    Hyphenation

    the end of a rec·tan·gu·lar ta·ble op·po·site the head

    Turkish pronunciation

    dhi end ıv ı rektänggyılır teybıl äpzıt dhi hed

    Pronunciation

    /ᴛʜē ˈend əv ə rekˈtaɴɢgyələr ˈtābəl ˈäpzət ᴛʜē ˈhed/ /ðiː ˈɛnd əv ə rɛkˈtæŋɡjəlɜr ˈteɪbəl ˈɑːpzət ðiː ˈhɛd/
Favorites