Kaza, önceki gün oldu.
- The accident happened the day before yesterday.
Önceki gün orada bıraktılar.
- They left there the day before yesterday.
Bir gün önce kaybettiğim kitabı buldum.
- I found the book which I had lost the day before.
George Washington bir gün önce geldi.
- George Washington arrived the day before.