Onun duvardaki gölgesi üzgün görünüyordu.
- His shadow on the wall looked sad.
O kendi gölgesinden korkar.
- He is afraid of his own shadow.
Gölgelerin kenarları keskin ya da yumuşak olabilir.
- The edges of shadows can be sharp or soft.
Tom gölgelerin içinde kayboldu.
- Tom disappeared into the shadows.
Hayaletlerin gölgeleri var mı?
- Do ghosts have shadows?