the covered part of a locomotive, in which the engineer has his station

English - Turkish

Definition of the covered part of a locomotive, in which the engineer has his station in English Turkish dictionary

Related Terms

cab

taksi

Bir taksi çağırdım çünkü yağmur yağıyordu. - I called a cab, because it was raining.

İstasyondan otele bir taksi tuttum - I caught a cab from the station to the hotel.

cab

(otobüs/tren/vb.) sürücü bölümü

cab

fayton

cab

{i} lokomotif veya kamyon sürücüsünün oturduğu kapalı bölüm

cab

{i} aracı kullanan kişinin yeri

cab

lokomotif veya kamyon sürücüsünün oturduğu üstü kapalı kısım

cab

(İnşaat) kabin

Tom'un göl yakınında küçük bir kabini var. - Tom has a small cabin on the lakefront.

Bir kabine oluşturmak zordur. - Forming a cabinet is difficult.

cab

taksi ile gitmek

cab

sürücü kısmı/fayton/taksi

cab

{i} kiralık araba

cab

{i} tek atlı binek arabası

English - English

Definition of the covered part of a locomotive, in which the engineer has his station in English English dictionary

cab

Hyphenation

the cov·ered part of a locomotive, in which the en·gi·neer has his sta·tion