O yazardan ziyade eleştirmendir.
- He is a critic rather than a novelist.
Bu makalenin yazarı, ünlü bir eleştirmendir.
- The author of this article is a famous critic.
Tom'un bir sürü muhalifleri vardı.
- Tom had many critics.
Bu yazar ABD'nin bir süper güç olarak rolünün önde gelen bir muhalifidir.
- This author is a prominent critic of the role of the United States as a superpower.
Bu kadar eleştirici olmayın.
- Don't be so critical.
Ben eleştirilere tahammül etmeyeceğim.
- I will not tolerate critiques.
Eleştirilere katlanmayacağım.
- I won't abide critiques.