Bir otlakçı çalışma numarası yapmayan biridir.
- A bum is someone who doesn't pretend to work.
Tren istasyonunda bir serseri gördüm.
- I saw a bum at the train station.
Ben beş para etmez bir serseriyim.
- I'm a good-for-nothing bum.
Ben bütünüyle berbattım.
- I was totally bummed.
Onun sıska bir sakalı bozuk bir bacağı var.
- He has a scraggly beard and a bum leg.
Do you have TP? TP for my bung-hole?.
Close-up gyno, back-bush and even winking browneye as Claudia bends forward and submits to her loverman's probing fingers.