the action of the verb to bake

listen to the pronunciation of the action of the verb to bake
English - Turkish

Definition of the action of the verb to bake in English Turkish dictionary

baking
pişim
baking
(Gıda) pişirerek

Tom ve Mary tüm sabahı kekler pişirerek geçirdi. - Tom and Mary spent all morning baking cupcakes.

Tom ve Mary öğleden sonrayı bal kabaklı turta pişirerek geçirdiler. - Tom and Mary spent the afternoon baking pumpkin pies.

baking
{i} pişirme

Evin arkasında ekmek pişirmek için bir tuğla fırın var. - Behind the house there is a brick oven for baking bread.

Tom Mary'yi John'un doğum günü partisi için bir kek pişirmeye ikna etti. - Tom talked Mary into baking a cake for John's birthday party.

baking
{f} fırında pişir

Sen hiç onları kızartma yerine patateslerini fırında pişirmeyi düşündün mü? - Have you ever thought about baking your potatoes instead of frying them?

Tom çok gençken fırında pişirmekle ​​ilgilenmeye başladı. - Tom became interested in baking when he was very young.

baking
fırında pişirme

Sen hiç onları kızartma yerine patateslerini fırında pişirmeyi düşündün mü? - Have you ever thought about baking your potatoes instead of frying them?

Tom çok gençken fırında pişirmekle ​​ilgilenmeye başladı. - Tom became interested in baking when he was very young.

baking
kızgın
baking
{i} fırınlama
baking
{i} (bir) pişim
baking
kor halinde
baking
Du$uK SICAKLIK iSiL i$LEMi
English - English
baking
the action of the verb to bake

    Hyphenation

    the ac·tion of the verb to bake

    Turkish pronunciation

    dhi äkşın ıv dhi vırb tı beyk

    Pronunciation

    /ᴛʜē ˈaksʜən əv ᴛʜē ˈvərb tə ˈbāk/ /ðiː ˈækʃən əv ðiː ˈvɜrb tə ˈbeɪk/
Favorites