English - Turkish
Definition of the act of strumming in English Turkish dictionary
- strum
- zımbırdatmak
- strum
- çalmak
- strum
- çal
- strum
- tıngırdatmak
- the act of
- eyleminin
- strum
- {i} kulak tırmalayan ses
- strum
- yaylı sazı tıngırdatmak
- strum
- tıngırdat
Tom gitar tıngırdatırken bir ağacın altında oturdu.
-Tom sat under a tree, strumming his ukulele.
O, sadece gitarı nasıl tıngırdatacağını biliyor.
-He only knows how to strum the guitar.
- strum
- {f} acemice çalmak
- strum
- {i} tıngırtı
- strum
- {i} kötü çalma
- strum
- tıngırdatma
Tom gitarını tıngırdatmaya başladı.
-Tom started strumming his guitar.
- strum
- {f} kötü çalmak
- strum
- yaylı sazı tıngırdatma
- strum
- tellere vurarak çalma
- strum
- {f} (telli çalgıyı) tıngırdatmak
Related Terms
English - English
Definition of the act of strumming in English English dictionary
- strum
the act of strumming
Hyphenation
the act of strum·mingTurkish pronunciation
dhi äkt ıv strʌmîngPronunciation
/ᴛʜē ˈakt əv ˈstrəməɴɢ/ /ðiː ˈækt əv ˈstrʌmɪŋ/
Resimler
History
Favorites