the act of refreshing

listen to the pronunciation of the act of refreshing
English - Turkish

Definition of the act of refreshing in English Turkish dictionary

refresh
{f} ferahlatmak
refresh
{f} canlanmak
refresh
mutlandırmak
refresh
{f} tazelemek

O, hafızasını tazelemek için resme baktı. - She looked at the picture to refresh her memory.

refresh
canlandırmak
refresh
{f} tazele

O, hafızasını tazelemek için resme baktı. - She looked at the picture to refresh her memory.

Orta dereceli egzersiz hem aklımızı hem bedenimizi tazeler. - Moderate exercise will refresh both mind and body.

refresh
dinçleştirmek
refresh
{i} tazeleme

Ağustos ayında, iki ay süren teknolojik tazeleme kursum var. - In August, I have a technological refresher course that lasts two months.

O, hafızasını tazelemek için resme baktı. - She looked at the picture to refresh her memory.

refresh
(anıları/vb.) tazelemek
the act of
eyleminin
refresh
ye/tazele
refresh
tazelik kazanmak
refresh
{f} mutlulandırmak
refresh
(Tıp) Dinlendirmek, serinletmek, 3.Canlanmak, dinlenmek
refresh
{f} tazelemek: Can I refresh your drink? İçkini tazeleyeyim mi?
refresh
{f} açılmak
refresh
{f} tazelenmek
refresh
kuvvetlendirmek refresh oneself canlanmak
refresh
{f} serinletmek
refresh
yeniden canlandırmak
English - English
refresh
the act of refreshing

    Hyphenation

    the act of re·fresh·ing

    Turkish pronunciation

    dhi äkt ıv rîfreşîng

    Pronunciation

    /ᴛʜē ˈakt əv rəˈfresʜəɴɢ/ /ðiː ˈækt əv rɪˈfrɛʃɪŋ/
Favorites