Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

the act of proceeding; continued forward movement; procedure; progress; advance

listen to the pronunciation of the act of proceeding; continued forward movement; procedure; progress; advance
English - Turkish

Definition of the act of proceeding; continued forward movement; procedure; progress; advance in English Turkish dictionary

process
{i} işlem

İstediğim bir kelime işlemcisidir. - What I want is a word processor.

Bu bilgisayarın bir Pentium işlemcisi var. - This computer has a Pentium processor.

process
(Ticaret) muamele
process
işleyiş
process
bilgisayarda denetlemek
process
seyir
process
ilerleme

Modern tıbbın ilerlemesi uzun bir süreçti. - The advancement of modern medicine was a long process.

process
çağrı kâğıdı
process
belli bir işleme tabi tutmak
process
yol

En iyi çözüm yolu sadece, deneme-yanılma yöntemi ile bulunabilir. - The best solution can only be found by a process of trial and error.

process
{i} süreç

Demokratik fikirlerin o ülkeye tanıtılması yavaş bir süreç olacak. - Introducing democratic ideas into that country will be a slow process.

Bu süreçte biz özne miyiz, yoksa nesne miyiz? - Are we subjects or objects in this process?

process
{f} işle

Buna rağmen, bizim hâlâ ağrıların beyin işlemleri tarafından tam olarak nasıl neden olduğu hakkında bilimsel bir açıklamaya ihtiyacımız var. - All the same, we still need a scientific account of how exactly pains are caused by brain processes.

Ben kelime işlemcini kullanmak istiyorum. - I would like to use your word processor.

process
{i} aşama

Bu çok aşamalı bir süreçtir. - It is a multi-stage process.

Onu şu anda yapma aşamasındayım. - I'm in the process of doing that right now.

process
(Mukavele) yöntem, metot, yol, usul; süreç; belge
process
{i} işlem; tretman: the
process
yumru
process
özel işleme tabi tutulmuş
process
(Askeri) SÜREÇ, İŞLEM
process
vetire
process
(Nükleer Bilimler) işlem,proses
process
{i} dava
English - English
process
the act of proceeding; continued forward movement; procedure; progress; advance

    Hyphenation

    the act of proceeding; con·tin·ued for·ward movement; procedure; progress; ad·vance

    Pronunciation

Favorites