the act of entering

listen to the pronunciation of the act of entering
English - Turkish

Definition of the act of entering in English Turkish dictionary

entry
{i} girdi
entry
(Avcılık) baskın
entry
yarışmacı
entry
giriş yeri
entree
giriş hakkı
entree
giriş izni
the act of
eyleminin
entree
{i} giriş müziği
entree
{i} başlangıç yemeği

Başlangıç yemeğinden sonra ana yemek gelir. - After the entrée comes the main dish.

entree
{i} giriş
entree
esas yemek
entree
giriş müsaadesi
entree
ziyafetlerde balık ile et arasında verilen yemek
entree
et yemek/giriş izin
entree
{i} antre

Tom yanlışlıkla salata çatalıyla antreyi yedi. - Tom mistakenly ate his entree with his salad fork.

entry
{i} girme

Evde zorla girme işaretleri yoktu. - There were no signs of forced entry in the house.

entry
Varlık
English - English
entree
ingress
entry
the act of entering

    Turkish pronunciation

    dhi äkt ıv entırîng

    Pronunciation

    /ᴛʜē ˈakt əv ˈentərəɴɢ/ /ðiː ˈækt əv ˈɛntɜrɪŋ/
Favorites