English - Turkish
Definition of the act of drawing; also, the thing drawn in English Turkish dictionary
- draft
- taslak
O, nihai taslakla meşguldür.
-He is busy with the final draft.
Taslakları dışarıda tutmak için kapının etrafına tecrit şeridi koydu.
-He put weather stripping around the door to keep out drafts.
- draft
- müsveddesini hazırlamak
- draft
- (Askeri) çizim
- draft
- askere çağırmak
- draft
- soba borusunun çekmesi
- draft
- askere alma
- draft
- (Askeri) çizme
- draft
- kabaca plan yapmak
- draft
- sürükleme
- draft
- {f} kabaca plan yap
- draft
- askere alan heyet
- the act of
- eyleminin
- draft
- {i} çekme, çekim, yudum
- draft
- {i} rahatsızlık
- draft
- {i} askerlik
- draft
- {i} zorunlu askerlik
- draft
- {i} manga
- draft
- (isim) müsvedde; çekiş, ödeme emri, para çekme, çekme, istismar; taslak, manga; askerlik; sıkıntı, rahatsızlık; hava akımı, cereyan
- draft
- {i} istismar
- draft
- {f} çekmek
- draft
- {i} taslak çiz
Related Terms
English - English
Definition of the act of drawing; also, the thing drawn in English English dictionary
- draft
the act of drawing; also, the thing drawn
Pronunciation
Resimler
History
Favorites