the act of conveying something

listen to the pronunciation of the act of conveying something
English - Turkish

Definition of the act of conveying something in English Turkish dictionary

delivery
(isim) teslim, dağıtma, teslim etme, verim; devretme; doğum, doğurma; konuşma
delivery
dağıtım

Evimin arkasındaki sokak, dağıtım kamyonları için çok dar. - The street behind my house is too narrow for delivery trucks.

Sağanak dün posta dağıtımını geciktirdi. - The thunderstorm yesterday delayed the delivery of the mail.

delivery
{i} konuşma tarzı
delivery
veriş
delivery
(Otomotiv) geçen miktar
delivery
çıkış
delivery
gönderim
delivery
konuşma biçimi
delivery
(Avrupa Birliği) mal teslimi
delivery
doğum

Hastane odasında, beyaz kıyafetler giymiş hemşire ve ebe doğum için hazırlanıyorlardı. - In the hospital room, the nurse wearing white clothes and the midwife were preparing for the delivery.

O, normal doğumu seçti ve tüm acıya direndi. - She chose normal delivery and resisted all the pain.

delivery
teslim

Teslimat fiyata dahil değildir. - Delivery is not included in the price.

Teslimat için ne kadar beklemeliyim. - How long do I have to wait for delivery?

the act of
eyleminin
delivery
topa vuruş
delivery
servis deliveryman satılan malı eve kadar götüren kimse
delivery
{i} dağıtma
delivery
{i} teslim etme
delivery
konuşma/doğum/teslim
delivery
(Tekstil) teslim, verme
English - English
delivery

The delivery was completed by four.

the act of conveying something

    Hyphenation

    the act of conveying some·thing

    Turkish pronunciation

    dhi äkt ıv kınveyîng sʌmthîng

    Pronunciation

    /ᴛʜē ˈakt əv kənˈvāəɴɢ ˈsəmᴛʜəɴɢ/ /ðiː ˈækt əv kənˈveɪɪŋ ˈsʌmθɪŋ/
Favorites