the act of bending something

English - Turkish

Definition of the act of bending something in English Turkish dictionary
bending: bükme
Ellerimin avuç içlerini dizlerimi bükmeden yere değdirebilirim. - I can place the palms of my hands on the floor without bending my knees.
bending: katlama
bending: kırılma
bending: bükerek
bending: bükülme
bending: eğme
Sen ayak parmaklarına bacaklarını eğmeden dokunabilir misin? - Can you touch your toes without bending your legs?
bending: {i} iğme
bending: {f} bük
Ellerimin avuç içlerini dizlerimi bükmeden yere değdirebilirim. - I can place the palms of my hands on the floor without bending my knees.
the act of: eyleminin
bending: kıvırma
bending: bending machine eğme makinas
bending: bending iron eğme demiri
bending: meyil
bending: (isim) eğilme, kıvırma, eğme, esneme
bending: {f} bük: prep.bükerek
bending: bending claw kıskaç
bending: {i} esneme
bending: {i} bükücü
bending: {f} bük: prep.büke
bending: inhina

English - English

Definition of the act of bending something in English English dictionary: bending

the act of bending something

Hyphenation

the act of bend·ing some·thing

dhi äkt ıv bendîng sʌmthîng

/ᴛʜē ˈakt əv ˈbendəɴɢ ˈsəmᴛʜəɴɢ/ /ðiː ˈækt əv ˈbɛndɪŋ ˈsʌmθɪŋ/

History

Favorites