Tom kız kardeşine bir parça kek kesti.
- Tom cut his sister a piece of cake.
İki keki de sevmiyorum.
- I like neither of the cakes.
Pastayı eşit olarak paylaşmak zorundasın.
- You have to share the cake equally.
O pastayı yemesen iyi olur.
- You'd better not eat that cake!
Anne pastayı üç parçaya böldü.
- Mother divided the cake into three parts.
Bir pastayı eşit parçalara ayırma oldukça zordur.
- Cutting a cake into equal pieces is rather difficult.