English - Turkish
Definition of that which stimulates, provokes, or excites in English Turkish dictionary
- stimulant
- uyarıcı ilaç
- stimulant
- {i} uyarıcı
Bazı Rus sporcuların Meldonyum adı verilen yeni bir uyarıcı kullandıkları ortaya çıktı.
-It turned out that some Russian athletes have used a new stimulant called meldonium.
- stimulant
- tahrik ve teşvik edici
- stimulant
- {s} uyaran
- stimulant
- tahrik edici şey
- stimulant
- muharrik
- stimulant
- {s} canlandırıcı
- stimulant
- uyandırıcı
- stimulant
- (Tıp) Uyarıcı, uyandırıcı, kamçılayıcı, münebbih, stimülan; ()
- stimulant
- {i} ecza. uyarıcı madde, uyarıcı
- stimulant
- alkollu içki
- stimulant
- {i} teşvik unsuru, teşvik edici unsur
- stimulant
- (Tıp) Organların çalışmalarını uyaran ilaçlar, münebbihler, stimülanlar
- stimulant
- (isim) uyarıcı, uyarıcı ilaç, içki, tahrik eden şey
- stimulant
- (Biyoloji) stimülan
- stimulant
- uyarıcı veya muharrik şey
Related Terms
English - English
Definition of that which stimulates, provokes, or excites in English English dictionary
- stimulant
that which stimulates, provokes, or excites
Pronunciation
Resimler
Favorites