that which needs to be, is being, or has been laundered

listen to the pronunciation of that which needs to be, is being, or has been laundered
English - Turkish

Definition of that which needs to be, is being, or has been laundered in English Turkish dictionary

laundry
çamaşırhane

Çamaşırhane bodrumdadır. - The laundry room is in the basement.

Çamaşırhane paspası nerede? - Where is the laundry mat?

laundry
çamaşır

Dün gece kurutmak için çamaşırı dışarı astım ve sabaha kadar kaya gibi donmuştu. - I hung the laundry out to dry last night and by morning it had frozen hard as a rock.

Elbiselerinin geriye kalanını çamaşırhaneye koydum. - I put the rest of your clothes in the laundry.

laundry
çamaşırlık
laundry
çamaşırlar

Tom kirli çamaşırlarını ayırdı. - Tom sorted his laundry.

Tom'un Mary'yi çamaşırlarını onun için yıkaması konusunda ikna edebilmesi mümkündür. - It's possible that Tom was able to convince Mary to do his laundry for him.

laundry
(Askeri) ÇAMAŞIR: Yıkamak üzere çamaşırhaneye gönderilen kirli çamaşırlar
laundry
{i} çamaşır, kirli çamaşır
laundry
kirli çamaşır/çamaşırhane
laundry
(Tekstil) çamaşırhane; kirli çamaşır
laundry
{i} çamaşırhane (ticari kuruluş)
English - English
laundry

You've left your dirty laundry all over the house.

that which needs to be, is being, or has been laundered
Favorites