Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

that part of the limb between the knee and foot

listen to the pronunciation of that part of the limb between the knee and foot
English - Turkish

Definition of that part of the limb between the knee and foot in English Turkish dictionary

leg
{i} bacak

Bacaklarım acıyor çünkü bugün çok yürüdüm. - My legs hurt because I walked a lot today.

Kanepeye oturdu ve bacak bacak üstüne attı. - He sat on the bench and crossed his legs.

leg
(Matematik) dikkenar
leg
fasıla
leg
(giysi) bacağı örten bölüm
leg
(eşya) ayak
leg
{i} raund
leg
{i} but
leg
{f} koşmak
leg
mobilya ayağı
leg
pergel ayağı
leg
{i} ayak (masa vs.)
leg
(isim) bacak, but, ayak (masa vs.), üçgenin taban olmayan kenarı, etap, raund, ayak (yarış)
leg
briç veya spor karşılaşmalarında kazanılan ilk oyun
leg
{i} etap
leg
legofmutton sail üç köşeli bi
leg
leg of mutton koyun budu
leg
{i} (mobilyada/pergelde) ayak
leg
bacak vazifesi gören şey
leg
ayak

Bir bebek olarak dört ayak üzerinde emekler, sonra iki bacak üstünde yürümeyi öğrenir, sonunda yaşlılıkta bir değneye ihtiyacı olur. - It crawls on all fours as a baby, then learns to walk on two legs, and finally needs a cane in old age.

Oturdu ve ayak ayak üstüne attı. - She sat down and crossed her legs.

English - English
leg
that part of the limb between the knee and foot

    Hyphenation

    that part of the limb be·tween the knee and foot

    Turkish pronunciation

    dhıt pärt ıv dhi lîm bitwin dhi ni ınd fût

    Pronunciation

    /ᴛʜət ˈpärt əv ᴛʜē ˈləm bēˈtwēn ᴛʜē ˈnē ənd ˈfo͝ot/ /ðət ˈpɑːrt əv ðiː ˈlɪm biːˈtwiːn ðiː ˈniː ənd ˈfʊt/
Favorites