There were three white guys sitting at the counter.
- Tezgahta oturan üç tane beyaz adam vardı.
Tom went to the counter and bought us both a drink.
- Tom tezgaha gitti ve her ikimiz için bir içki aldı.
The cat has hidden under the bench.
- Kedi tezgah altına saklandı.
May I approach the bench?
- Tezgaha yaklaşabilir miyim?
May I approach the bench?
- Tezgaha yaklaşabilir miyim?
The cat has hidden under the bench.
- Kedi tezgah altına saklandı.
Goods at the food and clothing stalls were very cheap.
- Gıda ve giyim tezgahlarındaki ürünler çok ucuz.
In order to reach the apparel stalls, we went up by two floors.
- Giyim tezgahlarına ulaşmak için iki kat yukarı çıktık.
The cat has hidden under the bench.
- Kedi tezgah altına saklandı.
May I approach the bench?
- Tezgaha yaklaşabilir miyim?
Old people were tricked by the shop assistant.
- Yaşlı insanlar tezgâhtar tarafından kandırıldı.
After I tried out my new loom, I made my bed and repaired the coffee grinder.
- Ben yeni dokuma tezgahımı denedikten sonra, yatağımı yaptım ve kahve değirmenini tamir ettim.