teselli etme

listen to the pronunciation of teselli etme
Turkish - English

Definition of teselli etme in Turkish English dictionary

teselli etmek
console

I had to console her on the telephone. - Ben onu telefonda teselli etmek zorunda kaldım.

When Luisa broke into tears, only her best friend approached to console her. - Luisa gözyaşlarına boğulduğunda, yalnızca onun en iyi arkadaşı onu teselli etmek için yaklaştı.

teselli etmek
{f} solace
teselli etmek
sustain
teselli etmek
cheer
teselli etmek
soothe
teselli etmek
condole
teselli etmek
give solace to
teselli et
condole
teselli et
{f} console

Tom tried to console Mary. - Tom, Mary'yi teselli etmeye çalıştı.

I consoled him with his favorite food. - Onu en sevdiği yemekle teselli ettim.

teselli etmek
comfort

Markku wanted to comfort Liisa. - Markku Liisa'yı teselli etmek istedi.

Tom wanted to comfort Mary. - Tom Mary'yi teselli etmek istedi.

teselli etmek
Console, comfort
teselli etmek
to console, to comfort avutmak, avundurmak
teselli etmek
cheer up!
teselli etmek
cheer up
Turkish - Turkish
avutma
teselli etme
Favorites