terek

Turkish - English

Definition of terek in Turkish English dictionary
Terek düdükçünü: (Tabiat Doğa) (kuş, Fam: çullukgiller) [syn.: Terek düdükçünü, sarıbacak] Terek sandpiper
terek düdükçünü: terek sandpiper

English - English

Definition of terek in English English dictionary: {n} a water fowl, webfooted, with long legs; A sandpiper (Terekia cinerea) of the Old World, breeding in the far north of eastern Europe and Asia and migrating to South Africa and Australia; It frequents rivers

Turkish - Turkish

Definition of terek in Turkish Turkish dictionary: Kimi şapkaların on kısmında bulunan,yarım daire şeklinde, mukavvadan yapılma sert kısım; siper; siperlik
"Şapkamın tereği düz / Var onda ayla yıldız"- Halk türküsü.; (Osmanlı Dönemi) Eski Türk odalarına, insan boyu yüksekliğinde olmak üzere duvarlara boydan boya yapılan raflara verilen addır. Dükkânlarda eşya koymağa mahsus bölmeli raflara da terek denilir; Evlerde yada dükkanlarda yüksekçe yerde yapılan raf; Geleneksel Türk evlerinde bulunan raf; Evlerde veya dükkânlarda yüksekçe yerde yapılan raf; Raf, sergen; Mutfak rafı; Kapaksız mutfak dolabı
MU'TEREK: (Osmanlı Dönemi) Cenk ve kıtal yeri. Savaş meydanı