Kaoru, yours is the best reaction so far - you win the grand prize.
- Kaoru, şimdiye kadar en iyi tepki sizinki - büyük ödülü kazanırsınız.
Observe his facial reaction when we mention a price.
- Biz bir fiyattan bahsettiğimizde onun yüz tepkimesini gözlemle.
Tom got quite a few positive responses.
- Tom epeyce olumlu tepkiler aldı.
Tom was too stunned to react.
- Tom tepki göstermek için çok afallamıştı.
We had to react quickly.
- Hızla tepki göstermek zorundaydık.
Gazate'de çıkan haber toplumda tepki uyandırdı.
We're trained to react this way.
- Bu şekilde tepki vermek için eğitildik.
Tom was too surprised to react.
- Tom tepki gösteremeyecek kadar çok şaşırmıştı.
Tom reacted instinctively.
- Tom içgüdüsel olarak tepki gösterdi.