Bu düzenleme sadece geçici.
- This arrangement is only temporary.
Onlar geçici işçi istihdam etmektedirler.
- They employ temporary workers.
Onlar geçici işçi istihdam etmektedirler.
- They employ temporary workers.
Onun çözümü sadece geçici olan bir çözümdü.
- His solution was only a temporary one.
İnsana da aşırı sıcaklıklara karşı koruyucu cihazlar verilmektedir.
- Man, too, has been given protective devices against extreme temperatures.
Yazın, sıcaklık otuzla kırk santigrat arasında değişkenlik gösterir.
- In the summer, the temperature ranges from thirty to forty degrees Celsius.
Benim yüksek ateşim var.
- I have a high temperature.
Her altı saatte ateşimi ölçtüm.
- I took my temperature every six hours.
Olağandışı düşük ısılar bu yıl düşük kaliteli pirinç hasatından sorumlu tutulmaktadır.
- Unusually low temperatures account for the poor rice crop this year.
İnsan vücudunun ısısı 37°C civarında gezinir.
- The temperature of the human body hovers around 37°C.
That's only a temporary solution.
- It's only a temporary fix.
It's only a temporary fix.
- That's only a temporary solution.
... on but temp what I thought I do then ...