Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
temâyül
Turkish - English
Definition of
temâyül
in Turkish English dictionary
tendency, inclination, propensity
liking, fondness, affection
inclination, tendency
cast
leverage
proneness
proclivity
leaning
tide
appetence
bias
Turkish - Turkish
Definition of
temâyül
in Turkish Turkish dictionary
(Osmanlı Dönemi)
Bir yana veya bir kimseye fazla taraftarlık ve sevgi göstermek
(Hukuk)
Eğilim
(Osmanlı Dönemi)
Bir yana çarpılmak
(Osmanlı Dönemi)
(C.: Temayülât) Meyletmek. Bir cihete iltifat etmek. Bir tarafa eğilmek
Bir kimseye veya bir şeye ilgi duyma: "Yarının siyasetine yol açan fikirler, temayüller ilk önce bunlar arasında kaynaşır."- Y. K. Karaosmanoğlu
Belli bir gayeye veya sonuca yönelen faaliyete dönüşmeyen etki gücü, yönseme
Bir tarafa eğilme, meyletme
Bir kimseye veya bir şeye ilgi duyma
Bir tarafa eğilme, meyletme: "Musiki ruhların en tabii temayülleri arasındadır."- A. Ş. Hisar
(Osmanlı Dönemi)
meyletme, yönelme, eğilme
temâyül
Hyphenation
temâ·yül
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
temâyül
dental legislation
More...
Clear
Favorites
More...
Clear