tell the truth

listen to the pronunciation of tell the truth
English - Turkish
doğruyu söylemek

Doğruyu söylemek gerekirse, günde iki paket sigara içerdim. - To tell the truth, I used to smoke two packs a day.

Doğruyu söylemek gerekirse, o benim yeğenimdir. - To tell the truth, she is my niece.

doğru söylemek
gerçeği söylemek
açıkçası
doğrusu

Doğrusunu söylemek gerekirse, onlarla gitmek istemiyorum. - To tell the truth, I don't want to go with them.

Doğrusunu söylemek gerekirse, babamın arabasını onun izni olmadan sürdüm. - To tell the truth, I drove my father's car without his permission.

aslında
tell truth
Gerçeği söylemek
to tell the truth
doğruyu söylemek gerkirse
to tell the truth
doğruyu söylemek
English - English
Used to positively assert the frank honesty of an associated statement of set of statements; equivalent to "to tell the truth"
relay a true sentiment, tell a true story
An attestation to the truthfulness and frankness of an associated statement
to be quite honest, honestly
tell the truth

    Turkish pronunciation

    tel dhi truth

    Pronunciation

    /ˈtel ᴛʜē ˈtro͞oᴛʜ/ /ˈtɛl ðiː ˈtruːθ/

    Etymology

    [ 'tel ] (verb.) before 12th century. Middle English, from Old English tellan; akin to Old High German zellen to count, tell, Old English talu tale.
Favorites