Turkish - English
Definition of tefeci̇ in Turkish English dictionary
- tefeci
- usurer
- tefeci
- pawnbroker
- tefeci
- loan shark
You'd be a fool if you borrowed money from a loan shark.
-Bir tefeciden ödünç para alsaydın bir aptal olurdun.
Even though Tom knew he shouldn't, he borrowed money from a loan shark.
-Tom almaması gerektiğini bilmesine rağmen bir tefeciden ödünç para aldı.
- tefeci
- (Argo) uncle
- tefeci
- usury
- tefeci
- broker
- tefeci
- Shylock
- tefeci
- cutthroat
- tefeci
- moneylender
- tefeci
- discount broker
- tefeci
- usurer, loan shark
- tefeci
- Jew
- tefeci baron
- usurious baron
- tefeci dükkânı
- pawn shop
- tefeci
- pawn broker
- tefeci
- money lender
- tefeci
- pawn
Tom works at a pawn shop.
-Tom bir tefecide çalışır.
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of tefeci̇ in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) t. El altından yüksek faizle para veren kimse
- tefeci
- El altından yüksek faizle ödünç para veren kimse, faizci, murabahacı
- tefeci
- El altından yüksek faizle ödünç para veren kimse, faizci, murabahacı: "Silah zoruyla elde edemediğini bir tefeci taktiğiyle pişmiş armut gibi gövdeye indirmeyi umuyordu."- T. Buğra