I can understand Thai, but I can't speak it.
- Taycayı anlayabiliyorum ama onu konuşamıyorum.
Thai is an interesting language.
- Tayca ilginç bir dildir.
The calves and the colts were like children to him.
- Buzağılar ve taylar onun için çocuklar gibiydi.
The mother fed the newborn colt.
- Anne yeni doğan tayı besledi.
There's a nice Thai restaurant near here.
- Buranın yakınında iyi bir Tayland restoranı var.
They were born in Thailand.
- Onlar Tayland doğumlular.