The teacher recommended this dictionary to us.
- Öğretmen bize bu sözlüğü tavsiye etti.
The lawyer recommended his client to take legal action.
- Avukat müvekkilinin yasal yollara başvurmasını tavsiye etti.
I advised him to take a rest.
- Ben ona dinlenmesini tavsiye ettim.
George was so tired that his doctor advised him to take better care of himself.
- George o kadar yorgundu ki doktoru ona kendisine daha iyi bakmasını tavsiye etti.
He advised an early start.
- Erken bir başlangıcı tavsiye etti.
My brother advised me to stop smoking.
- Erkek kardeşim bana sigara içmeyi bırakmamı tavsiye etti.