That's my favorite flavor.
- O benim en sevdiğim tat.
What flavors do you have?
- Sen hangi tatlara sahipsin?
This was the first Japanese food I had ever tasted.
- Şu ana kadar tattığım ilk Japon yemeği buydu.
The apples from our own tree taste much better than the sprayed apples from the supermarket.
- Bizim kendi ağacımızdan gelen elmalar marketten gelen püskürtülmüş elmalardan çok daha iyi tat veriyor.
Good night and sweet dreams.
- İyi geceler ve tatlı rüyalar.
He doesn't care for sweet things.
- O, tatlı şeyleri sevmiyor.
There are both freshwater and saltwater mussels.
- Hem tatlı hem de tuzlu su midyesi var.
This soup is somehow bland. Maybe add more salt...?
- Bu çorba bir şekilde tatsız. Belki biraz daha tuz mu ilave etneliyiz...?
How about ice cream with chocolate sauce for dessert?
- Tatlı için çikolata soslu dondurmaya ne dersin?
The sweetness of Interlingua was more suited to my poetic vision.
- Interlingua'nın tatlılığı benim şiirsel vizyonum için daha uygundur.
Tatoeba'ya birçok dilde örnek ekliyorum.
- I add examples to Tatoeba in many languages.
354618 no'lu örnek cümle, Tatoeba web sitesinde birçok karışıklık yarattı.
- Example sentence no. 354618 created a lot of confusion on the Tatoeba website.