tandır

listen to the pronunciation of tandır
Turkish - English
tandoor
oven consisting of a clay-lined pit or a large, earthen jar buried in the ground
tendour, tandour, tendoor (a heating arrangement consisting of a brazier put under a table with a covering over the table and over the legs of those sitting around it)
oven made in a hole in the earth
tandır kebabı
tandoor kebab
tandır başında oturmak
to sit around a tendour
tandır ekmeği
bread baked in an oven in the ground
tandır kebabı meat roasted
in an oven in the ground
tandır kebesi thick felt mat spread over
a tendour
tandır yorganı quilt spread over
a tendour
kuzu tandır
(Gıda) pit roasted lamb
kuzu tandır
(Gıda) lamb in tandori
Turkish - Turkish
Kuyuda pişen et
Kimi yerlerde, kışın ayakları ısıtmak için, alçak bir masanın altına mangal konulup üstüne yorgan örtülerek yapılan düzen
Yere çukur kazılarak yapılan bir çeşit fırın
Yere çukur kazılarak yapılan bir tür fırın
Bazı yerlerde, kışın ayakları ısıtmak için, alçak bir masanın altına mangal konulup üstüne yorgan örtülerek yapılan düzen
TANDIR
(Osmanlı Dönemi) Ufak fırın
TANDIR
(Osmanlı Dönemi) Elleri ve ayakları ısıtmak için üstü kapalı küçük mangal
tandır alevi
Tandırda meşe odununun çıkardığı yakıcı ve etkili alev
tandır ateşi
Tandırda meşe odunundan yakılması ile oluşan dayanıklı ve etkili ateş
tandır böreği
Tandırda pişirilen börek
tandır ekmeği
Tandırda pişirilen ekmek
tandır kebabı
Kuşbaşı et ve soğanla yapılan, tandırda pişirilen et yemeği
tandır çöreği
Tandırda pişirilen çörek
tandır
Favorites