The noted diplomat readily participated in the committee.
- Tanınmış diplomat komiteye kolayca katıldı.
He was very well known.
- O çok iyi tanınmıştı.
She's well known as a singer.
- O bir şarkıcı olarak iyi tanınmıştır.
She is highly reputed not only as a scholar but also as a poet.
- O sadece bir bilim adamı olarak değil aynı zamanda bir şair olarak da çok iyi tanınmış.
That's a famous mountain.
- O tanınmış bir dağdır.
Mary is a famous pop star.
- Mary tanınmış bir pop yıldızıdır.
Years ago this principle was widely recognized.
- Yıllar önce bu ilke yaygın olarak tanınmıştır.
He is a recognized authority on the subject.
- O, konu üzerine tanınmış bir otoritedir.
The prominent psychologist resembles my uncle in appearance.
- Tanınmış psikolog görünüşte amcama benziyor.
The prominent poet attempted to commit suicide in his study.
- Tanınmış şair çalışma odasında intihar etmeye kalkıştı.
He is well known in our country.
- O, ülkemizde iyi tanınmıştır.
It's one of the best known books in Brazilian literature.
- Brezilya edebiyatındaki en tanınmış kitaplardan biri.
Some people identify success with having much money.
- Bazı insanlar başarıyı çok para kazanma olarak tanımlarlar.
You can easily identify Tom because he is very tall.
- Tom'u kolaylıkla tanıyabilirsin çünkü o çok uzun.
The computer recognises two hundred different types of errors.
- Bilgisayar iki yüz farklı tipteki hatayı tanır.
Remember me? No. Well, well. I'm surprised you don't recognise me! Are we supposed to?
- Beni hatırlıyor musun? Hayır. Hayret. Beni tanımamana şaşırdım! Tanımamız gerekiyor mu?
She was burned so extensively that her children no longer recognized her.
- O kadar yoğun yandı ki çocukları onu artık tanımadı.
Everyone recognized him as a brilliant pianist.
- Herkes onu görkemli bir piyanist olarak tanıdı.
The sphygmomanometer is an important diagnostic instrument.
- Tansiyon ölçme aleti önemli bir tanı aracıdır.
The notorious expression of the year 2011 is Kebab murders.
- 2011 yılının kötü tanınmış deyimi Kebap cinayetleridir.