The noted diplomat readily participated in the committee.
- Tanınmış diplomat komiteye kolayca katıldı.
She's well known as a singer.
- O bir şarkıcı olarak iyi tanınmıştır.
As a singer, she's well known.
- O, bir şarkıcı olarak iyi tanınmıştır.
She is highly reputed not only as a scholar but also as a poet.
- O sadece bir bilim adamı olarak değil aynı zamanda bir şair olarak da çok iyi tanınmış.
Michael Jackson was the most famous singer in the United States.
- Michael Jackson, Abd'nin en tanınmış şarkıcısıydı.
Jim Carrey is very famous and a good comedian.
- Jim Carrey iyi ve çok tanınmış bir komedyendir.
That is a recognized American author.
- O tanınmış bir Amerikalı yazardır.
Years ago this principle was widely recognized.
- Yıllar önce bu ilke yaygın olarak tanınmıştır.
The prominent psychologist resembles my uncle in appearance.
- Tanınmış psikolog görünüşte amcama benziyor.
Sami was a prominent Cairo plastic surgeon.
- Sami, tanınmış bir Kahireli plastik cerrahtı.
She's well known as a singer.
- O bir şarkıcı olarak iyi tanınmıştır.
As a singer, she's well known.
- O, bir şarkıcı olarak iyi tanınmıştır.
I don't want to identify myself with that group.
- Bu grupla kendimi tanıtmak istemiyorum.
You can easily identify Tom because he is very tall.
- Tom'u kolaylıkla tanıyabilirsin çünkü o çok uzun.
Remember me? No. Well, well. I'm surprised you don't recognise me! Are we supposed to?
- Beni hatırlıyor musun? Hayır. Hayret. Beni tanımamana şaşırdım! Tanımamız gerekiyor mu?
Do you recognise the person in this picture?
- Bu fotoğraftaki adamı tanıyor musun?
She was burned so extensively that her children no longer recognized her.
- O kadar yoğun yandı ki çocukları onu artık tanımadı.
I recognized her by the hat she was wearing.
- Onu giydiği şapkadan tanıdım.
The sphygmomanometer is an important diagnostic instrument.
- Tansiyon ölçme aleti önemli bir tanı aracıdır.
The notorious expression of the year 2011 is Kebab murders.
- 2011 yılının kötü tanınmış deyimi Kebap cinayetleridir.