You should get acquainted with the history of your own country. - Kendi ülkenin tarihi ile tanışık olmalısın.
You should get acquainted with the history of your own country.
Kendi ülkenin tarihi ile tanışık olmalısın.
Sami seemed to be acquainted with his killer. - Sami katiliyle tanışık gibi görünüyordu.
Sami seemed to be acquainted with his killer.
Sami katiliyle tanışık gibi görünüyordu.