Hiç kimse bu konu hakkında konuşmak istemedi.
- No one wanted to talk about it.
Grup, yaklaşmakta olan parti hakkında konuşmak için bir boğa oturumu planlıyordu.
- The group was planning a bull session to talk about the upcoming party.
Kendimden bahsetmek istemiyorum.
- I don't like to talk about myself.
Şimdi bundan bahsetmek için henüz çok erken.
- It's still too early to talk about this now.
Tom'un yaptığı şeyden söz etmek istiyor musun?
- Do you want to talk about what Tom did?
Talk about a smooth talker! Did you hear his TV speech?.
... SUNDAR PICHAI: So we've talked about Android and Chrome. ...
... species provide symbioses. I’ve talked about the animals, not the animals, the ...