Tom diğer çocuklarla oyunlara katılmayacak kadar çok utangaçtır.
- Tom was too shy to take part in games with the other boys.
Yarışmaya katılacak mısınız?
- Are you going to take part in the contest?
Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir.
- Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.
Tom törene katılmak istemiyor.
- Tom doesn't want to take part in the ceremony.
Şirketimiz o araştırma projesinde yer almak istiyor.
- Our company wants to take part in that research project.
Olimpiyat Oyunları'nda yer almak istiyorlar.
- They want to take part in the Olympic Games.
Ben şahsen oyuna katılmak istiyorum.
- For myself, I would like to take part in the game.
Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir.
- Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.
Önemli olan oyunda kazanmak değil, oyunun içinde yer almak.
- The important thing is not to win the game, but to take part in it.
Şirketimiz o araştırma projesinde yer almak istiyor.
- Our company wants to take part in that research project.
Partiye katılmak istedim fakat yapamadım.
- I wanted to take part in the party but I couldn't.
Eğer mümkün olursa, bir sonraki toplantıya katılmak istiyorum.
- If it's at all possible, I'd like you to take part in the next meeting.
He declined to take part in the meeting because he did not feel he had anything to add.
They had cake and ice cream, but he did not take part.
... decisions the 3G auction Charlie Munger won't let anybody take part in open ...