Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
English - Turkish
Definition of take a small drink, drink a small amount of liquid in English Turkish dictionary
- sip
- yudumlamak
- sip
- yudum
Kahveyi yudum yudum içmek zorunda kaldım, çünkü çok sıcaktı.
-I had to sip the coffee because it was too hot.
Tom kahvesini yudumladı.
-Tom sipped his coffee.
- sip
- {f} azar azar içmek
- sip
- {i} yudumlama
- sip
- {f} yudum yudum içmek
Kahveyi yudum yudum içmek zorunda kaldım, çünkü çok sıcaktı.
-I had to sip the coffee because it was too hot.
- sip
- {f} yudumla
Tom Mary'nin onun için doldurduğu şarabı yudumladı.
-Tom sipped the wine that Mary had poured for him.
Tom içkisini yudumladı.
-Tom sipped his drink.
- sip
- hüpletme
- sip
- {f} çekmek
- sip
- yudum yudum içme yudum
- sip
- {i} bir yudum
Tom kahve fincanından bir yudum aldı.
-Tom took a sip from his coffee mug.
Tom bir yudum brendi aldı.
-Tom took a sip of brandy.
Related Terms
English - English
Definition of take a small drink, drink a small amount of liquid in English English dictionary
- {f} sip
take a small drink, drink a small amount of liquid
Hyphenation
take a small drink, drink a small a·mount of liq·uidPronunciation
Resimler
History
Favorites