Wars are not won by evacuations.
- Savaşlar tahliyelerle kazanılmaz.
Be on alert. The evacuation order may occur at any moment.
- Tetikte ol. Tahliye emri herhangi bir zamanda olabilir.
You're being discharged.
- Sen tahliye ediliyorsun.
Your honor, I would like to discharge counsel.
- Sayın yargıç, danışmanı tahliye etmek istiyorum.
Fadil got early release on parole.
- Fadıl şartlı tahliye ile erkenden serbest kaldı.
Tom was released from prison three months ago.
- Tom üç ay önce hapishaneden tahliye edildi.
They plan to evacuate all nonessential personnel from the embassy.
- Onlar büyük elçilikten tüm gereksiz personeli tahliye etmeyi planlıyorlar.
We still have time to evacuate.
- Tahliye etmek için hâlâ zamanımız var.