tadını çıkarmak

listen to the pronunciation of tadını çıkarmak
Turkish - English
{i} savour
{f} savor
{f} enjoy

He rented a room on the top floor in order to enjoy a good view. - O iyi bir manzaranın tadını çıkarmak için üst katta bir oda kiraladı.

You'll soon come to enjoy the food and drink here. - Yakında buradaki yiyecek ve içeceğin tadını çıkarmak için geleceksin.

relish
bask
to enjoy fully, to luxuriate in sth, to savour, to savor
Enjoy fully, luxuriate in something, savour, savor
savour [Brit.]
make the most of it
drink in
discuss
feast
enjoy fully
hayatın tadını çıkarmak
racket
hayatın tadını çıkarmak
racket about
hayatın tadını çıkarmak
live freely
hayatın tadını çıkarmak
live
Turkish - Turkish
Bir şeyin veya durumun keyfini etmek
tadını çıkarmak
Favorites