Turkish - English
Definition of tabakası in Turkish English dictionary
- sheet of
- tabii zemin tabakası
- natural soil stratum
- saç tabakası
- sheet
- duman tabakası
- smoke
- ozon tabakası
- ozonosphere
- pis köpük tabakası
- scum
- cevher tabakası
- (Madencilik) ore bed
- halkın suçlu tabakası
- folk devil
- kireç tabakası oluşturmak
- fur
- astar tabakası
- prime coat
- atmosfer tabakası
- atmospheric layer
- aşınma tabakası
- wearing course, wearing coat
- binder tabakası
- binder course
- bulut tabakası
- (Meteoroloji) layer of cloud
- bulut tabakası
- cloud layer
- buz tabakası
- sheet of ice
- curuf tabakası
- slag layer
- denizin üzerindeki petrol tabakası
- oil slick
- dip buz tabakası
- (Askeri) bottom ice
- düzeltme tabakası
- regulating course
- elektron tabakası
- (Elektrik, Elektronik) electronic layer
- emülsiyon tabakası
- emulsion layer
- etiket tabakası
- sheet of labels
- film tabakası
- pellicle
- giydirme tabakası
- wearing layer
- halk tabakası
- Commons
- halk tabakası
- mob
- hava tabakası
- air layer
- humus tabakası
- humus layer
- humus tabakası
- layer of humus
- ince boya tabakası
- wash
- ince buz tabakası
- cat ice
- iyonosfer tabakası
- ionospheric region
- izolasyon tabakası
- insulating sheet
- izolasyon tabakası
- insulating layer
- kabuk altı tabakası
- sapwood
- kaya tabakası
- rock stratum
- kaya tabakası
- shelf
- kaya yatağına paralel volkanik kaya tabakası
- sill
- kil tabakası
- clay layer, clay stratum
- kireç tabakası
- (çaydanlık vb.) fur
- kireç tabakası
- (kazan) furring
- kum tabakası
- sand stratum
- kâğıt tabakası
- (24 tabaklık) quire
- kömür tabakası
- coal measure
- maden tabakası
- ore deposits
- mantar tabakası
- (Botanik, Bitkibilim,Kimya) corky layer
- maskeleme tabakası
- shadow mask
- oksijen minimüm tabakası
- (Denizbilim) oxygen minimum layer
- ozon tabakası
- the ozone layer, ozonosphere
- puro tabakası
- cigar case
- pus tabakası
- mist layer
- rutubet yalıtım tabakası
- (İnşaat) damp course
- sigara tabakası
- cigarette case
- silt tabakası
- silt layer
- silt tabakası
- layer of silt
- su tabakası
- water table
- suyun üzerindeki yağ tabakası
- oil slick
- sınır tabakası
- boundary layer
- temel tabakası
- base course
- tersiyer tabakası heyalanı
- (Çevre) tertiary strata landslide
- tesviye tabakası
- levelling coat
- tesviye tabakası
- levelling course
- toprağın üst tabakası
- topsoil
- yansıma tabakası
- reflection layer
- yağ tabakası
- layer of fat
- yoğun sis tabakası
- fog bank
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of tabakası in Turkish Turkish dictionary
- boya tabakası
- Şablonların sulu kenar kapatıcısı ile kaplanması
- kaymak tabakası
- Bir toplumun seçkin ve zengin kesimi, kaymak takımı
- mantar tabakası
- Ağaçlarda hücrelerin çeperlerine mantar özü yığarak ve protoplazmasını yitirerek mantar oluşumuna yol açan, dış büyütken tabaka
- sigara tabakası
- İçine sigara yerleştirilen, kapaklı, metal kutu
- su tabakası
- Su ile kaplanmış yüzey
Related Terms
tabakası
Hyphenation
ta·ba·ka·sıPronunciation
Resimler
Favorites