Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
taarruz
Turkish - English
Definition of
taarruz
in Turkish English dictionary
charge
attack, assault, aggression, charge saldırı
(Hukuk)
attack, assault, aggression
(Askeri)
raid
outrage
aggression
assault
(Askeri)
assailment
offensive
Related Terms
taarruz
altında fırlatma
(Askeri)
launch under attack
taarruz
durumu dosyası
(Askeri)
status of action file
taarruz
etmek
thrust into
taarruz
etmek
attack
taarruz
etmek
to attack, to assault
taarruz
etmek
storm
taarruz
harbi
(Askeri)
strike warfare
taarruz
harbi komutanı
(Askeri)
strike warfare commander
taarruz
harbi komutanı; deniizn kabarması/dalga
(Askeri)
strike warfare commander; swell/wave current
taarruz
koruma değerlendirmesi ve hava savunma araştırması
(Askeri)
strike protection evaluation and antiair research
taarruz
listesi yok
(Askeri)
no-strike list
taarruz
sonrası üssü
(Askeri)
poststrike base
taarruz
takip kademesi
(Askeri)
assault follow-on echelon
taarruz
çıkış hattı
(Askeri)
line of departure
taktik uyarı ve
taarruz
değerlendirmesi
(Askeri)
tactical warning and attack assessment
biyolojik
taarruz
(Askeri)
biological attack
bozguncu
taarruz
(Askeri)
catalytic attack
bozucu
taarruz
(Askeri)
spoiling attack
elektronik
taarruz
(Askeri)
electronic attack
kimyasal
taarruz
(Askeri)
chemical attack
(havadan karaya atılan füze-69) kısa menzilli
taarruz
füzesi
(Askeri)
short range attack missile
Harrier (Hafif
Taarruz
Uçağı)
(Askeri)
Harrier
Kanada Hava Kuvvetleri; Muharebe Hava Kuvvetleri; Hava İndirme/ Hava
Taarruz
Kuv
(Askeri)
Canadian Air Force; Combat Air Forces; commander, airborne/air assault force
Müşterek Doğrudan
Taarruz
Mühimmatı
(Askeri)
Joint Direct Attack Munition
Müşterek Gözetleme Hedef
Taarruz
Radar Sistemi
(Askeri)
Joint Surveillance Target Attack Radar System
Müşterek Gözetleme ve Hedef
Taarruz
Radar Sistemi (JSTARS) hava aracı
(Askeri)
joint surveillance, target attack radar system (JSTARS) aircraft
Tomahawk kara
taarruz
füzesi
(Askeri)
Tomahawk land-attack misilse
Tomahawk kara
taarruz
füzesi/nükleer
(Askeri)
Tomahawk land attack missile/nuclear
acil durum taktik hava kontrolü; nihai
taarruz
kontrolörü
(Askeri)
emergency tactical air control; enlisted terminal attack controller
amfibi hava
taarruz
gemisi
(Askeri)
amphibious aviation assault ship
amfibi
taarruz
aracı
(Askeri)
amphibious assault vehicle
amfibi
taarruz
dökme su sistemi
(Askeri)
amphibious assault bulk water system
amfibi
taarruz
dökme yakıt sistemi
(Askeri)
amphibious assault bulk fuel system
amfibi
taarruz
gemisi (genel amaçlı); amfibi
taarruz
gemisi (çok amaçlı)
(Askeri)
amphibious assault ship (general purpose); amphibious assault ship (multi-purpose)
amfibi
taarruz
gemisi; helikopter iniş platformu
(Askeri)
amphibious assault ship; landing platform helicopter
amfibi
taarruz
yakıt sistemi
(Askeri)
amphibious assault fuel system
amfibi
taarruz
yakıt tedarik tesisi
(Askeri)
amphibious assault fuel supply facility
ana hava
taarruz
planı
(Askeri)
master air attack plan
arama
taarruz
birliği
(Askeri)
search attack unit
birbiri ardınca
taarruz
(Askeri)
successive attack
birleştirilmiş taktik ikaz ve
taarruz
değerlendirmesi
(Askeri)
integrated tactical warning and attack assessment
deniz hafif/
taarruz
helikopter filosu
(Askeri)
Marine light/attack helicopter squadron
destekleyici
taarruz
(Askeri)
supporting attack
genel
taarruz
general attack
geriden
taarruz
(Askeri)
stern attack
güvelik yardım ofisi/subayı; güvenlik yardım kuruluşu; seçilmiş
taarruz
seçeneği
(Askeri)
security assistance office/officer; security assistance organization; selected attack option
harekat alanına fırlatma ve
taarruz
erken uyarısı
(Askeri)
attack and launch early reporting to theater
havadan sıhhi tahliye;
taarruz
kademesi; etki zayıflaması dengeleyicisi
(Askeri)
aeromedical evacuation; assault echelon; attenuation equalizer
hedef tanıma
taarruz
çoklu sensörü
(Askeri)
target recognition attack multisensor
helikopter
taarruz
kuvveti
(Askeri)
helicopter assault force
karşı
taarruz
counteroffensive
kestirme
taarruz
(Askeri)
cut off attack
kısa menzilli havadan karaya
taarruz
füzesi; sistem değişimi ve modernizasyonu
(Askeri)
short-range air-to-surface attack missile; system replacement and modernization
kısa ton; kısa araç; özel taktikler;
taarruz
timi
(Askeri)
short ton; small tug; special tactics; strike team
kısmi
taarruz
(Askeri)
piecemeal attack
limpet mayınları ile
taarruz
(Askeri)
limpeteer attacks
müstakil işletmeler dairesi; özel harekat havacılığı; ilerleme hızı;
taarruz
dur
(Askeri)
separate operating agency; special operations aviation; speed of advance; status of action; sustained operations ashore
müşterek hava
taarruz
takımı
(Askeri)
joint air attack team
müşterek teknik takviye hücresi; müşterek terminal
taarruz
kontrolörü; Müşterek
(Askeri)
joint technical augmentation cell; joint terminal attack controller; Joint Terrorism Analysis Center
savunma-
taarruz
(Askeri)
defensive-offensive
sinsi
taarruz
(Askeri)
sneak attack
sualtı
taarruz
timi
(Askeri)
special boat squadron
suüstü
taarruz
grubu
(Askeri)
surface action group
sınırlı
taarruz
seçeneği
(Askeri)
limited attack option
uzak mesafe kara
taarruz
füzesi
(Askeri)
stand-off land attack misilse
yeniden
taarruz
tavsiyesi
(Askeri)
reattack recommendation
Turkish - Turkish
Definition of
taarruz
in Turkish Turkish dictionary
(Osmanlı Dönemi)
Bir şey veya bir kimse üzerine şiddetle saldırma. Çatma. Düşmana hücum etme. Sataşma. İlişme
(Osmanlı Dönemi)
sataşmak, ilişmek, saldırmak
Saldırı
Related Terms
taarruz
etmek
Saldırmak
taarruz
Hyphenation
ta·ar·ruz
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
taarruz
More...
Clear
Favorites
More...
Clear