tımar

Turkish - English

Definition of tımar in Turkish English dictionary: vavasour; feud; manor; hist. fief held under condition of military service, timar; vassalage; benefice; feudality; fief; grooming; currying; grooming (a horse); fiefdom; feoffment; feu; feoff; appanage; fee; commandery
tımar etmek: rub down
tımar etmek: groom
tımar etmek: to groom (a horse)
tımar etmek: curry
tımar etmek: dress down
tımar etmek: to groom
tımar fermanı: enfeoffment
tımar fırçası: currycomb
tımar kayıtlarıyla elde tutulan arazi: copyhold
tımar sahibi: lord of the manor
tımar sahibi: feudatory
tımar sahibi: copyholder
tımar sahibi: feoff
tımar sahibi: feoffee
tımar veren kimse: feoffor
tımar veren kimse: feoffer
tımar vermek: enfeoff

Turkish - Turkish

Definition of tımar in Turkish Turkish dictionary: Yara bakımı; Anadolu Selçukluları ve Osmanlılarda, belirli görev ve hizmet karşılığında kişilere verilen, yıllık geliri 3-20 bin akçe olan toprak; Binek hayvanlarının kıllarını, derisini temizleme; Ağaç bakımı; zeamet
TIMAR: (Hukuk) Osmanlı Devletinde bir yerin idaresi ve inzibatı ile harbe hazırlık faaliyetlerinde bulunanlara geliri tahsis edilen toprak
tımar etmek: Binek hayvanlarının kıllarını, derisini temizlemek
tımar etmek: Yaralara bakmak, iyileştirmek