Turkish - English
Definition of tıkma in Turkish English dictionary
- tıkmak
- {f} shove
- tıkmak
- {f} put
- tık
- click
Click here to skip this ad.
-Bu reklamı es geçmek için buraya tıkla.
Tom clicked to another page.
-Tom başka bir sayfaya tıkladı.
- tıkmak
- coop up in
- tıkmak
- coop up
- tıkmak
- thrust
- tıkmak
- squeeze
- tıkmak
- cram into
- tık
- cram
The boy crammed all his clothes into the bag.
-Çocuk bütün elbiselerini çantaya tıktı.
Tom crammed everything into his suitcase.
-Tom her şeyi valizine tıktı.
- tıkmak
- tuck
- Tık
- tick
- tık
- crammed
The boy crammed all his clothes into the bag.
-Çocuk bütün elbiselerini çantaya tıktı.
Tom crammed everything into his suitcase.
-Tom her şeyi valizine tıktı.
- tıkmak
- cram
- tıkmak
- stuff
- tıkmak
- to thrust, to squeeze, to stuff, to cram (into); to coop sb/sth up (in sth)
- tıkmak
- wedge
- tıkmak
- tuck in
- tıkmak
- coop
- tıkmak
- to cram, jam, thrust, or stick (someone, something) (forcibly or quickly) into (a place)
- tıkmak
- jam
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of tıkma in Turkish Turkish dictionary
- Tıkmak işi
- tık
- İnce ve küçük bir nesne ile sert bir yere vurulduğunda çıkan ses
- tıkmak
- Sokmak
- tıkmak
- İterek, zorla, aceleyle sokmak