Turkish - English
Definition of türküyü in Turkish English dictionary
- türkü
- Calypso
- türkü
- folk song
We don't always sing this many folk songs in one night.
-Biz bu birçok türküyü her zaman bir gecede söylemeyiz.
Have you ever heard Tom sing folk songs?
-Tom'un hiç türkü söylediğini duydun mu?
- türkü
- ballad
Tom has already sung three ballads tonight.
-Tom zaten bu gece üç türkü söyledi.
- türkü
- folk song, ballad
- türkü
- lay
- türkü
- song
We don't always sing this many folk songs in one night.
-Biz bu birçok türküyü her zaman bir gecede söylemeyiz.
Many folk songs were about social problems.
-Birçok türküler toplumsal problemler hakkındaydı.
- türkü
- yodel
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of türküyü in Turkish Turkish dictionary
- TÜRKÜ
- (Osmanlı Dönemi) (Aslı: Türkî) Türk halk musikîsi
- türkü
- Hece ölçüsüyle yazılmış ve halk ezgileriyle bestelenmiş manzume
- türkü
- Hece ölçüsüyle yazılmış ve halk ezgileriyle bestelenmiş manzume: "Kulak ver ki havasında bahçemizin / Gök maviliğinden, dal yeşilliğinden / Bir türkü söylenmede kendiliğinden."- C. S. Tarancı